DERS ÇALIŞIRKEN KENDİMİ NASIL MOTİVE EDİYORUM?

1540

Bu konuda çok soru alıyorum. KPSS olsun TYT-AYT olsun ALES olsun YDS/YÖKDİL olsun DGS olsun benim gözümde hepsi aynı. Yani her sınavıma çalışırken kendimi motive edişim aynı oluyor. Şimdi sizinle bu sırrımı paylaşacağım.

Öncelikle kendime hedef belirliyorum ve bunu yapamam asla demiyorum. Şu an KPSS’ye çalıştığım için onun üzerinden örnek vereceğim, siz kendi sınavınıza göre çevirebilirsiniz. Tam puan yani birincinin puanı 100 oluyor. O zaman benim hedefim de yüzdür. İki sınava gireceğim: genel yetenek- genel kültür ve eğitim bilimleri. İkisi içinde ayrı ayrı yüz tam puanı hedefliyorum. Çalışırken de ona yönelik çalışıyorum yani hatasız/yanlışsız olmaya çalışıyorum.

Benim şu an hedefim atanmak olduğu için öğretmenlik yapan atanmış arkadaşlarımın, meslektaşlarımın fotoğraflarına bakıyorum. Yani aslında olmak istediğim konuma bakıyorum. Çalışma nedenimin ne olduğunu asla kendime unutturmuyorum. Özel okulda çalışırken öğrencilerimle çekilmiş olan fotoğraflarımıza bakıyorum. Telefonumun ekranına bilgisayarımın ekranına yani hep görebileceğim yerlere öğrencilerimle gerçekten mutlu olduğumuz anlardan fotoğraflar koyuyorum. Size de tavsiyem hedefiniz neyse onun fotoğrafını, onu hatırlatan bir cismi hep gözünüzün önünde tutmanız. Her yorulduğunuzda her bittim yeter dediğinizde ona bakın. Bu çalışmanın getireceği güzellikleri hiç unutmayın. Zaten çoğunuz genelde öğrencilerimle olan anılarımdan bahsettiğimi,  fotoğraflarımızı hikayelerime eklediğimi veya onlarla ilgili tweet attığımı sosyal medya hesaplarımdan görüyorsunuzdur. Bunları hem kendi motivasyonumu arttırmak hem de benim gibi atanmaya çalışan arkadaşlarımı güdülemek için yapıyorum.

Motivasyonumuzu kaybettiğimiz anlardan birisi genelde çözdüğümüz testlerde çok yanlışımız çıktığı zamanlar olur. Mesela ben oldum olası tarihte çok zorlanıyorum ve hep yanlışım çıkar. Ama bu durumda moralimi bozmak yerine şöyle düşünüyorum: ”Bu yanlışlarımı testte yapmam gayet normal. Ben şimdi doğrularını ve mantığını öğrenip gerçek sınavda yanlış yapmayacağım. Ayrıca çeşit çeşit soru görmüş oldum. “ Yani hatalarımdan ders çıkarıyorum ve kendime bilgi katıyorum. Bunun motivasyonumu düşürmesine izin vermiyor aksine arttırmasını sağlıyorum. Her yanlış sorunuzda böyle düşünürseniz emin olun bir süre sonra beyniniz böyle işlemeye başlayacak. “Bu soru sayesinde bilmediğim bir şeyi daha öğrenmiş oldum.”

Benim kendimi motive etme şekillerimden birisi de istediğim şeyleri yiyip içmek. Bazılarınız bu cümleme güldünüz eminim ama öyle. Mesela kahve aşığıyım ve kendime hedef koyuyorum, “En az bir saat çalışırsan kahve içebilirsin yoksa vicdan azabı duyacaksın. “ diye kendimi şartlandırıyorum. Kendime bunu durmadan hatırlatıyorum bundan dolayı da belli bir süre sonra hedefime ulaşmadan ödüle ulaşınca vicdan azabı duyuyorum. Sizde bence bir içecek veya yiyecek hedefi koyabilirsiniz. İllaki sağlıksız şeyler olmasına gerek yok, meyve de olabilir. Amaç beyninizdeki ödül mantığını çalıştırmaktır. Hatta daha farklı şeyler de olabilir. Mesela bir bitkiniz varsa onunla ilgilenmek, bir hayvanınız varsa onunla oynamak olabilir. Yürüyüşe çıkmak, yarım saat spor yapmak, kitap okumak… Sizin için vazgeçmesi zor olan ne varsa olabilir. Veya şöyle düşünün, ne yapmak için can atarsınız? Ne yaptığınızda çok mutlu oluyorsunuz? Cevabınız sizin ödülünüz.

Hiçbiri işe yaramıyorsa gözlerimi kapatıp dua ediyorum. Rabbim içimizi ve hakkımızda hayırlı olanı en iyi bilendir. Bundan dolayı dua ederim, o an aklıma gelen sureleri okurum. Şahsen bu beni çok rahatlatır ve zihnimi açar. Tamamen kalbimle iletişim kurmak amacıyla gözlerimi kapatırım.

Benim motivasyonumu kaybetmemek için yaptıklarım genel olarak bu şekilde. Umarım size de fikir verebilmişimdir. Sizin uyguladığınız bir yöntem varsa duymak isterim. Kolay gelsin. Herkese sınavında şimdiden başarılar dilerim 🙂

Önceki İçerikİNGİLİZCE KURSUNA GİTTİM
Sonraki İçerikTEK SEZONLUK YABANCI DİZİ TAVSİYELERİ
Adım İrem Gül. Bilgisayar öğretmeniyim. Tam bir başak kızıyım. Hayatı benim açımdan görün istedim ve bu bloğu açtım. Dünya’ya İrem’in penceresinden bakmaya hazır mısın?