Yeni bir kitap yazımdan selamlar, nasılsınız? Bazen sizinle yazarak sohbet ediyormuş gibi hissediyorum. Neyse kitaba döneyim. İnternette çekilişlere katılmayı severim. Bir gün Songül (Ünsal) hanımın sayfasında yeni kitabının çekilişi olduğunu görünce katılmak istedim. Sadece 2 kişiye çıkıyordu ve ben bu zamana kadar hiç çekiliş kazanmamıştım. Ama şans o zaman bana vurdu ve kazananlardan biri ben oldum. Hayatımda ilk defa çekiliş kazanmanın yanı sıra çok sevdiğim bir yazardan kazanmış olmak beni nasıl mutlu etti anlatamam.
Şimdi sizlere biraz yazardan bahsedeyim. Online kitap platformu Wattpad’da yazmaya başlamıştır. 1992 Bingöl doğumlu olan Songül Ünsal, 6 yaşında İstanbul’a yerleşmiştir. Ortaokul zamanında şiir dalında dereceler aldıktan sonra yazarlık için hayallerinin temellerini atmıştır. Birçok ödülün de sahibi olmuştur. Songül Ünsal, liseyi açıköğretimden bitirmiş, hem çalışıp hem de üniversite sınavlarına hazırlanmıştır. Daha sonra Radyo Televizyon programcılığını derece ile bitirmiştir. İlk kitabı ‘Aşkına Dua Sür’ 2015 yılında çıkmıştır. 7 kitabı arasında en çok sevilen ‘Kaktüsler de Çiçek Açar’ olmuştur. Şu an yazarlık yapmaya devam etmektedir. (alıntıdır.) Sosyal medyadan tanıdığım kadarıyla anlatmam gerekirse yazarı, çok zorluk çekmiş ama yılmamış, çalışmayı ve dua etmeyi bırakmamış. Şimdi rahat bir hayat sürüyor ve insanlara pes etmemelerini anlatmak için bol bol kitap yazıyor.
Kitaptan bahsetmek gerekirse önce arkasında yazanlardan başlayalım:
“Kaybetmenin tadına bir defa olsun bakmak gerekiyordu. Ancak kaybettikçe kazanmaya başlıyordu insan. Senden istediğini koparana kadar mücadelesi bitmiyordu yaşamın ve sadece, senden istediklerini koparmış insanlarla yol devam ediyordu. Diğerleri güven yoksunu birer budalaydı. Güven, istediğini verdiğin kişilerle var oluyordu.
Değiştiklerinde anlıyordun unutmaktan başka seçenek bırakmadıklarını. Onlarsız hayatın nasıl da akıcı olduğunu yeniden keşfetmenin hazzı ile salıveriyordun kendini dinginliğe. Dikine çatlamış bir bardaktan sızan kaynar çay gibi koyveriyordun tüm birikmişlikleri durduk yere. Tahammül sınırını çoktan aşmış fikriyat ve kalbin, güvensizlik sinyali veren tüm lüzumsuzları devre dışı bırakıp hak edilmiş mutluluklar sıkıştırıyordu onların yerlerine. Bugüne kadar gelişigüzel tıkıştırdığın her şey oraya buraya savrulurken yırtık bir cepten fırlarcasına, umursamadan yürümeye devam ediyordum. Umursadıkça umursanmayan olduğunun idrakine vardığından beri daha kolay çizik atmayı öğrenmiştin yürek fihristine. Bu noktada geriye dönüp bakma gereksizliğinin bilincinde, ileri adım attığın sürece başarıya bir adım daha yaklaşıyordun.
Kırıldıkça çiçekleniyor, çiçek açtıkça güçleniyordun. Çünkü biliyordun ki her yenilgi, kendini bulman için bir öğretiydi ve sen bunca olumsuzluk içinden yepyeni, umut dolu kazanımları alıp, yürek heybene koyup yola öyle devam edecektin. Etmek zorundaydın hatta.
Aksi halde olumsuzluklara takılı kalmak, içinden çıkılamayacak koca bir kaos ve zaman kaybı olacaktı. Yol varmak için değildi, mücadele ettikçe ulaşılmaz oluyordu. Yaklaştıkça bir miktar daha uzuyor ama bir türlü varılmıyordu. Güvenlik ihlali yapan güvensizler de çıkmıştı hayatından fakat bir türlü istenilen dengeyi sağlayamıyordun. Peki, ne yapmak gerekiyordu yolun hedef kısmına varmak için ve ne eksikti?
İşte bu kitap, sana eksiklerini göstermesi ve şifa olması için yazıldı. Sadece oku ve cümlelere sımsıkı sarıl. Çünkü okuyunca Kırıldığın Yerden Çiçek Açacaksın! “
Arkasında tam olarak bunlar yazıyordu. Sizde okurken vvaaooowww demediniz mi? Ben bu kitabı okurken kendi açımdan hayatımda bazı zorluklar yaşıyordum ve gerçekten problemim olduğunu fark edersem kimseye anlatmayıp kendim çözmeye çalışırım. Yakın çevrem bilir. Sanki bu kitap o gün çekilişte bu amaçla bana denk geldi ve okumam gerek diye hissettim. Hemen okudum. Anlatımı gayet açık ve yalındı. Beynini yormak için değil de beynini dinlendirmek için yazılmış tarzda kitaplardan biriydi. Minik mesajlar, tavsiyeler, belki yol göstermeler mevcuttu. Böyle deme sebebim; ben okuyunca tavsiye veriyor gibi geldi ama cümleleri tekrar okuyunca bazıları için mesajlar olabilir dedim. Siz okuyunca da kendi hayatınıza göre yorumlayacağınıza eminim.
Kitap 160 sayfa, bence incecik. Çok yoğun okuyamadığım için 2 günde bitirdim ama bir solukta okuyabilirsiniz. Daha önce bu yazarın bir kitabını okumadıysanız buna mutlaka şans vermelisiniz. Keyifli okumalar…
